Isı adaları yüzünde...
 
Notifications
Clear all

Isı adaları yüzünden özlenen kışlar

1 Posts
1 Users
0 Likes
530 Views
d491875cc87d3064f8d1d5bb9aa038cd?s=80&d=identicon&r=g Forum
Illustrious Member
Joined: 8 years ago
Posts: 7
Topic starter  

Son 10 yılda meteoroloji tahminleri İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerin kar yağışı ve etkisini düşük başarı ile bizlere sunuyor. GFS, ECMWF gibi modellerin "kar yağışı olacak" şeklindeki tahminleri çoğu zaman hayal kırıklığına uğramakta. Bunun en büyük sebeplerinden biri de ısı adalarıdır. 

Nedir bu ısı adaları? Şehirleşme ile beraber yeşil alanların azalması, toprak yapısının bozulması, dikey ve bitişik yapılaşma ile rüzgarların zayıflaması ve en önemlisi binalarda ısı tutucu malzemenin kullanılmasıyla şehirlerin normalin üzerinde bir sıcaklığa sahip olmasıdır basitçe.

Bu ısının artmasında yine insan nüfusunun artmasıyla fabrikaların artması, fosil yakıt tüketen araçların çoğalması gibi birçok sebep sayabiliriz. 

Peki bu durum hava tahminlerini nasıl etkiliyor?

Çok basit bir mantıkla izah etmeye çalışacağım. 850 hPa sıcaklığı kar yağışı ile doğrudan ilgilidir. Yani yerden 1500 metre üstünün sıcaklığı. Çok basit bir mantıkla her 200 metrede hava 1 derece soğur. 850 hPa sıcaklığı -8 olduğu zaman deniz seviyesi yaklaşık 0 derece olur. (Dediğim gibi basit bir mantıkla anlatmaya çalışıyorum). Ama DEW dediğimiz çiğ noktası 0 derece ve altı olursa 2 derecede bile kar yağışı gözlemlenir. O zaman şunu diyebiliriz. 850 hPa -8 derece olduğu zaman yağış varsa Izmır'e kar yağar. 

Işte burada Izmir veya Istanbul ısı adası azizliğine uğruyor. Normalde 0 derece olması gereken yer sıcaklığı 3 4 derecede takılı kalıyor. Yer yüzeyine hapsolmuş sıcak hava hızlıca süpürülemiyor ve yağış şakır şakır yağmur olarak karışımıza çıkıyor. 

Modeller bizlere kar yağacak demesine karşı karın yağmamasının sebebi de budur. Yani ısı adası olmasaydı kar yağardı! O zaman bundan sonra tahmin yaparken Izmir, İstanbul gibi yerlerin kar yağış sınırını kendimiz 850 hPa da -10 olarak almalıyız ki hayal kırıklığına uğramayalım. 

Buraya kadar okuduğunuz için teşekkürler.


Quote
Share:
Back to top button